Geçmişi çok uzak olmasa da, sosyal medya hızla büyüyor. Sosyal medyanın artan önemi, bu alanda çalışacak kalifiye insan gereksinimini ortaya çıkarıyor. Hal böyle olunca, peşi sıra sertifika programları, master programları, doktora programları üniversitelerce açılıyor.

Sosyal medya pazarlama, yalnız sosyal ağlarda yer almak, halehazırdaki ya da olası müşteriler ile bağlantıda kalmak ya da onların ilgisini firmaya (marka demek daha doğru olacak) yönlendirecek çalışmaları sosyal mecralar üzerinden yürütmek değildir. Sosyal medya pazarlama, kimi zaman gerçekle dijitali buluşturabilmeli ve bu iki farklı alanda yürütülen pazarlama çalışmalarını aynı noktada birleştirebilmelidir. Aksi takdirde, Facebook sayfanız bir iki kişi tarafından beğenilip, Twitter’dan belki bir iki “retweet” alıp köşenize çekilirsiniz. Daha başarılı sosyal medya pazarlama çalışmaları yürütebilmek için, bu alanla ilgili daha bilinçli olmak gerekiyor. Sosyal medyada başarılı pazarlama kampanyaları nasıl yürütülür başka bir yazının konusu olduğu için, açıklamayı burada kesiyor ve asıl konu başlığımıza geri dönüyoruz.
Markalar kimi zaman, haklı olarak, maliyetlerini düşürmek adına “sosyal medya uzmanlarını,” üniversite hatta lise öğrencileri arasından seçme yoluna gidiyor. Bu durumun ne kadar kötü sonuçlar doğurabileceğini, sanırım siz de tahmin edersiniz. Bu denli önemli bir alanda, “işinin ehli” kişilerle çalışmak son derece önemli. Ancak ne yazık ki bazen firmalar, “işinin ehli” olmayı “iş tecrübesi olma”yla karıştırabiliyorlar. Sosyal medya ile ilgisiz bir alanda deneyime sahip birisinin, sosyal medyaya henüz bulaşmış birisinden daha başarısız olacağı kanaatindeyim. Bu nedenle firmalar seçimlerini yaparken, adayların sosyal medyayı, daha doğrusu sosyal medya pazarlamayı ne kadar bildiğini ölçme yoluna gitmeleri daha sağlıklı olacaktır.
Bazı otoriteler, her sektörden firmanın sosyal medyada yer almaması gerektiğini söylüyorlar. Bu görüşe kısmen katılıyor olmakla beraber, geleneksel medyanın çok uzak olmayan bir gelecekte öneminin daha da azalacağı görüşündeyim. Bu nedenle denilebilir ki, geleneksel medyada pazarlama yürüten her firma, sosyal medyanın içerisinde de yer almalıdır. Ama nasıl? Elbette bu alanı iyi bilen “uzmanlarca”…
Sosyal medyanın çok yeni bir alan olması, bu alanda deneyimli ve iş bilir uzman arayışını zorlaştırıyor. Ancak dünyada ve Türkiye’de sosyal medya pazarlama eğitimleri gün geçtikçe artıyor. İşte bunlara birkaç örnek…


Sosyal medya yüksek lisans programlarına bir örnek de İngiltere’den… Birmingham City University, hem yurt dışında eğitimine devam etmek isteyen hem de bu alana ilgi duyanlar için değerlendirilebilir bir alternatif özelliği gösteriyor. 8 farklı kampüse yayılan üniversitenin, 25.000’e yakın öğrencisi bulunuyor. Kentin ikinci büyük üniversitesi olan Birmingham City University, uluslararası öğrencilere de kapılarını açıyor. Öğrencilerine yurt (accommodation) imkanı sunan üniversitede Social Media M/A programına katılmak için üniversitenin sitesinden online başvuru yapabileceğiniz gibi, posta yolu ile de başvurunuzu gerçekleştirebilirsiniz. Ancak sitede yer alan bilgiye göre, başvurunun online yapılması hem daha ekonomik hem daha güvenli… (Eğitim programının içeriğine ve diğer bilgelere ulaşmak için üniversitenin internet sayfasını ziyaret edebilirsiniz: http://www.bcu.ac.uk/)
Sosyal medya eğitimlerine, sayısı her geçen gün artan kariyer merkezlerinden de katılabilirsiniz. Sosyal medya ve dijital pazarlamaya yönelik birçok eğitim, bu kariyer merkezlerince açılıyor ve eğitimlerde sektörden profesyoneller eğitimci olarak görev alıyorlar. Böylece eğitime katılanlar, gelecekteki meslektaşları ile birebir görüşme fırsatı da yakalamış oluyor.
NOT: Yazımda sosyal medya ile ilgili açılan eğitimler hakkında bilgiler vermeye çalıştım. Ancak eğitimler, elbette, yukarıda sayılanlarla sınırlı değil. Farklı üniversitelerin de, sosyal medya ile ilgili yüksek lisans programları açacağına dair beklentilerim son derece yüksek.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder